14 Mart 2014 Cuma

SOSYOLOJİK BİR VAKIA ::: 12 MART 1971, DEMOKRATİK PARTİ, FERRUH BOZBEYLİ VE HASAN KORKMAZCAN...

O vekil 43 yıl sonra 12 Mart‘ı anlattı
 Dönemin genç Milletvekili Korkmazcan, 12 Mart'ta darbecilerin anayasasının Meclis’teki demokratik dayanışma sayesinde reddedildiğini söyledi.
12 Mart muhtırasına genç bir milletvekili olarak TBMM'de tanık olan dönemin Demokratik Parti Grup Başkanvekili Hasan Korkmazcan muhtıraya nasıl karşı durduğunu anlattı. AKŞAM’a konuşan Korkmazcan, 1962'de darbe girişiminde bulunan Talat Aydemir'in idam edilmesinin ardından bir muhtıra ya da askeri darbe girişimi beklemediklerini söyledi. Muhtırayı Meclis lokantasında arkadaşlarıyla birlikte yemek yerken radyodan duyduğunu belirten Korkmazcan, "Genel Kurul açıldıktan sonra Meclis Başkanvekili 'Bir muhtıra var bunu okutacağım' deyince itiraz ettim. 'Meclis'te yapılacak işler bellidir. Hele icranın emrinde olan bir gücün Meclis’e tezkere göndermesi, okutması gibi bir şey söz konusu olamaz' diyerek karşı çıkışımızı ortaya koydum" dedi. 
DEMOKRATİK DAYANIŞMA
Korkmazcan darbecilerin anayasa girişiminin ise Meclis tarafından engellendiğini söyledi. Korkmazcan, "55 maddelik anayasa çalışması oldu. Taslak zaten hazırdı. Üstü çift aylı kağıtlarda, gizli olarak Adalet Bakanlığı'na verilmiş, Adalet Bakanı da partilere getirmişti. Ama bütün partiler, demokratik dayanışma gösterdi ve engellendi" diye konuştu. 
SEÇİMLE GELEN HÜKÜMETİ MUHTIRA YIKTI
Türkiye'nin utanç tarihine kara harflerle yazılan 12 Mart 1971 darbesinin üzerinden tam 43 yıl geçti. Türkiye'yi 12 Mart darbesine getiren süreç, 27 Mayıs 1960 darbesinden sonra gelişen sol orijinli yeni devrim yapısının ortaya çıkması ile başladı. Döneme damga vuran olaylar arasında 6.Filo protestoları, işçi gösterileri ve 15-16 Haziran 1970 olayları yer aldı. Muhtıradan önce emekli Korgeneral Celal Madanoğlu'nun darbe girişimi son anda önlendi. 12 Mart 1971’de TBMM'de okunan muhtırada, kardeş kavgası, sosyal ve ekonomik huzursuzluklar içine sokulan cumhuriyetin geleceğinin ağır bir tehlike içine düşürüldüğü” savunuldu. Seçimle gelen Demirel hükümeti istifa etmek sorunda kaldı, yerine teknokratlar hükümeti kuruldu. Başbakanlığa kısa süre önce CHP'den istifa ettirilen bağımsız Milletvekili Nihat Erim getirildi. 
TEHDİT ETTİLER AMA GÜRLER SEÇİLEMEDİ
Korkmazcan muhtıra sonrasında Genelkurmay Başkanı Faruk Gürler’in istifa ettirilerek, kontenjan senatörü olarak Meclis’e sokulduğunu ve Cumhurbaşkanı adayı yapıldığını anlattı. Korkmazcan, “Biz Demokrat Partili milletvekilleri ve senatörler Ferruh Bozbeyli'ye oy verdik. Gürler, Cumhurbaşkanı seçilmezse gereği yapılır gibi bir tehditler vardı ama Gürler seçilemedi" dedi.  
CUMHURİYET BİR OYLA KURTULDU
Genelkurmay Başkanı Semih Sancar’ın görev süresinin iki yıl uzatılması teklifine itiraz ettiklerini belirten Korkmazcan, "Anayasa teklifi 299 kabul oyunda kaldı. 300 olsaydı Sunay'ın görev süresinin uzatılması kabul edilecekti. Bize göre cumhuriyete son verilmiş olacaktı, başka bir rejim kurulmuş olacaktı” diye konuştu.
12 MART ASKERDEN İBARET DEĞİLDİ
Korkmazcan, darbe girişiminin sadece askeri olmadığını belirterek, "Demokrasiyi hazmetmemiş unsurlar, sadece askerlerin içinde yoktur. Sivil unsurlar içinde de var. Türkiye'de demokrasiyi baskı altında tutarak çıkarlarını maksimize etmek isteyen dış güçler de var. Demokrasi cephesi de bir koalisyondur, demokrasi karşıtı cephe de bir koalisyondur. Bu koalisyon unsurları zaman zaman değişebilir ama 12 Mart'ta karşımızdakiler sadece askerden ibaret değildi. Bunu bilmemiz lazım" dedi. 
Süleyman Demirel: "Kendimi kurtaramadım ki!..."Demokratik refleks değil bilinçli tepki verdim
Darbeleri Araştırma Komisyonu'na konuşan Süleyman Demirel, 12 Mart muhtırası okunurken sadece Hasan Korkmazcan'ın muhtıraya karşı koyduğunu söylemişti. Korkmazcan, 'Demokratik Parti darbelerle ağır mücadele yapanların toplandığı bir gruptu' dedi
DARBELERİ ARAŞTIRMA KOMİSYONU'NDA KONUŞTU..
Tarihteki darbeleri araştıran TBMM Darbeleri Araştırma Komisyonu'na konuşan 9'uncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, 12 Mart muhtırası döneminde yalnız kaldığını söylemişti. Yaşananlar hakkında "71'de ne yapacaktık? TBMM'ye gelinip Senato dahil muhtıra okunduğu zaman bir kişi ayağa kalktı... 12 Mart'ta ben kendimi koruyamadım ki" diyerek tepki göstermişti. Demirel'in bahsettiği, muhtıraya karşı koyan "bir kişi" AKŞAM'a konuştu.
DEMOKRATİK PARTİ GRUPM BAŞKAN VEKİLİ HASAN KORKMAZCAN
 O isim, dönemin Demokratik Parti Grup Başkanvekili Hasan Korkmazcan'dı. Korkmazcan şöyle konuştu:12 Mart'ta saat 13.00'te haberler TRT radyosundan veriliyordu. Gerçek manada bir sürprizle karşılaşmış olduk. Genel kurul açıldıktan sonra meclis başkanvekili 'bir muhtıra var bunu okutacağım' deyince, buna itiraz ettim. 'Mecliste yapılacak işler bellidir. Hele icranın emrinde olan bir gücün meclise tezkere göndermesi, okutması gibi birşey sözkonusu olamaz' diyerek karşı çıkışımızı ortaya koydum.
DEMOKRATİK PARTİ MİLLETVEKİLİ KADRİ EROGAN
KENDİSİNDEN sonra Demokrat Parti Milletvekili Kadri Erogan'ın kendisine destek olduğunu belirten Korkmazcan, "Başkan itirazlarımıza rağmen muhtırayı okuttu. Sonra Meclis dağıldı. Bazı yorumcular, sonraki yıllarda benim itirazımı demokratik refleks olarak değerlendirdiler. Halbuki, bu bir refleks değil, bilinçli karşı çıkıştı. Çünkü Demokratik Parti, Adalet Partisi içerisinde darbelerle en ağır mücadeleler yapmış olanların toplandığı bir gruptu.
FERRUH BOZBEYLİ KÖŞK'TE
Cumhurbaşkanı Cevdet Sunay daha sonra parti ve grup temsilcilerini Çankaya Köşkü'ne davet etti. Ferruh Bozbeyli ile birlikte partimizi temsilen gittik. Toplantıdan önce gerilimli bir şekilde 5 dakikalık beklemeden sonra anons ettiler, Cumhurbaşkanı geliyor diye. Cumhurbaşkanı oturur oturmaz, 'bir muhtırayı okutacağım' dedi. Muhtırayı okuttu ve 'toplantı bitmiştir' dedi. Cumhurbaşkanının da artık TC'nin cumhurbaşkanı değil muhtıracıların kontrolünde bir güç olduğunu gösterdiler" ifadesini kullandı.
(12 Mart 2014 Çarşamba - 02:00 – Aksam & Anayurt Gazeteleri)
*İş bu haber, Sayın Hasan Korkmazcan'ın özel izni ve isteği ile yayınlanmıştır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder