AKP VE ERDOĞAN ULEMA GEMİSİNE BİNDİLER.SÖZDE AB VE ABD'Yİ
İSLAM YAPACAKLARDI.BÜYÜK ÇÖKÜŞ!..
Erdoğan ; İngiliz ajanlığı ile irtibatlandırılan Şeyh Nazim
Kibrisi ile iyi ilişkilere sahipti.Ve birçok zaman gözlerden uzak istişare
ediyorlardı.Ulema gemisine binen Erdoğan ülkeyi batağa sapladı.
Nakşibendi tarikatı lideri olan ve birçok ülkede müritleri
bulunan Şeyh Nazım Kıbrısi 92 yaşında hayatını kaybetti. Türk siyasetçilerle
hep yakın ilişki kuran Şeyh Nazım Kıbrısi hastaneye kaldırıldığında Başbakan
Erdoğan da arayarak bilgi almıştı...
Yapmış olduğumuz İstihbari çalışma neticesinde bugün
yaşananların temelinde kısaca AKP ve Erdoğan politkalarının temelinde Nazim
Kibrisi denilen kişinin ezoterik denilebilecek bazı bilgileri yer alıyor.
Erdoğan ve AKP politikalarını bunun üzerine kurdular.
Öyle ki ! AB ve ABD ' de fecaat arz edecek mağlubiyetler
sonrasında aklımıza Mültecileri silah gibi kullanan Erdoğan geldi.
Tabi bu strateji TARIK BİN ZİYAD stratejisiydi.
Bu strateji Emevilerin Orta Asya bozkırlarında 70 yılda 100
bin Türk erkeğini katlederek binlerce Türk kadının cariye binlerce çocuğu köle
yaptıkları stratejiyi aklına getiriyor.Buradan sonrasında Türkler müslüman
oldular.Aslında kadınlarına tecavüz edildi.Erkekleri öldürüldü.Bunun adına bize
müslüman oldunuz dediler.
Aynı strateji bugünde devam ediyor.
Şarlatan bir İngiliz Ajanı mı, yoksa gerçek bir Şeyh mi? Kim
bu Nazım Kıbrısi?
İngiliz İstihbaratı, tarikat şeyhi kılığına soktuğu bir
mensubunu içimize sızdırmış olabilir mi?
İngiliz istihbaratının yetenekleri dünyaca meşhurdur. Öyle
ki Arabistan yarımadasının Osmanlı egemenliğinden koparılmasında İngiliz Casusu
Thomas Edward LAWRENCE öncülüğünde İngiliz İstihbaratı en büyük rolu oynadı ve
etnik milliyetçiliği kullanarak Arap vatandaşlarını Osmanlı' ya karşı
ayaklandırmayı başardı. (Şimdi hangi vatandaşlarımızı ayaklandırma gayreti
içerisinde oldukları hepimizin malumu.)
İngiliz İstihbaratının, Türk-İslam Dünyasının içerisine
sızmak, vatandaşlarımızın beyinlerine, dini duygularına nüfuz etmek ve bu
suretle kendi çıkarları doğrultusunda kamuoyu oluşturmak için türlü yollar
denediği ve denemeye devam edeceği bir vaka.
Bu yollardan birinin de "Şeyh Nazım KIBRISİ"
olabileceği kimi kaynaklarda yer aldı. Bir çoğumuz tarafından samimi bir İslam
büyüğü, bir şeyh olarak bilinen bu şahsın, İngiliz İstihbarat Servisinin maaşlı
elemanı olduğu, bu konuda Türk İstihbarat biriminde açılmış bir dosya bulunduğu
Cengiz ÖZAKINCI' nın "Türkiye' nin Siyasi İntiharı Yeni Osmanlı
Tuzağı" isimli eserinde belirtilmektedir. Hürriyet Gazetesinden Yıldırım
ÇAVLI' nın 4 Ocak 1996 tarihli haberinde de bu konunun ele alındığı, yine aynı eserde
ifade edilmiştir.
İslam büyüğü, tarikat şeyhi olarak bilinen bir şahsın
İngiliz İstihbarat elemanı olma ihtimali bile hepimizi dehşete düşürebilecek
türden. Yukarıdaki eserde yer alan söz konusu bilginin ne kadar gerçeği
yansıttığını bilemiyoruz ama bahse konu eser Nisan 2005 tarihinden Ekim 2007
tarihine kadar 14 baskı yapmış ve halen alıntı yaptığımız bilgilerle birlikte
eserin satışı devam etmektedir.
Günümüzde o denli bilgi kirliliği ve dezenformasyon ile
karşı karşıyayız ki, hangi bilginin doğru hangisinin yanlı ve yanlış olduğunu
kestirmek gerçekten güç. Vatandaşlarımızın uyanık olmaları, çapraz okuma
suretiyle akıl-mantık süzgecinden geçirerek doğruluğunu-yanlışlığını test
etmeleri gerektiği acizane tavsiyemizdir.
AKP iktidara geldikten bir yıl sonra anlaşılan SURİYE savaşı
planlanmış.Bakıldığı zaman Şeyh Nazim Kibrisi bu konuda beyanlarda bulunuyor.
İngiltere Kraliçesinin İstanbul ziyaretinde basına kapalı
olarak Cumhurbaşkanı Gül ve Başbakan Erdoğan boğazda demirlemiş olan İngiliz
donanması amiral gemisine davet edilerek bu arada yıl 2008 Suriye savaşının
masaya yatırılmış olduğu düşünüyoruz.
2009 yılında başlayan süreçle İngiliz destekli RABITA terör
örgütü Türkiye içerisinden dönemin Başbakanı Erdoğan himayesinde FETVA
toplantıları düzenlemiş ve komuta merkezi olarak Gaziantep seçilmişti.
Bugün bunları yaşarken dün perde gerisinde ne varmış ona
bakacağız.
İşte ulaştığımız o bilgiler !
AKP Gerçeği! İngiliz Uşağı Şeyh Kıbrisi'den Talimatlar
Uzun sakallı , Nakşibendi Şeyhi Nazım Kıbrısi.
Ve , Erdoğan'ın yakın arkadaşı Remzi Gür.
Bu konuşmadan, sohbetin; Tayyip Erdoğan'ın Siirt'ten
milletvekili seçildiği 9 Mart 2003'ten sonra yapıldığı anlaşılıyor.
Sohbet, Nakşibendi şeyhinin hükümete seslenişiyle başlıyor.
- ONLAR BU İŞİ YAPIN DESİN, ONA GÖRE YAPSINLAR
- TALİMAT, EMİR GELSİN..
Hemen sonra Remzi Gür, şeyh Kıbrısi'ye orduyu şikayet
ediyor.
- FELAKET HAZIMSIZLAR
Nakşibendi şeyhi şikayeti, el öpme töreninin ardından
yanıtlıyor.
- PASİF DURACAKLAR
Ve hükümetin yapması gerekenleri sıralıyor.
- EMRİNİZE AMADEYİZ DESİNLER
Terslik olasılığını da hesaplayan şeyh Nazım, "B"
planını açıklıyor.
- KAÇ MEBUS VAR? İSTİFA ETSİNLER
Nakşibendi şeyhi, vekillerin istifa dilekçesini de yazıyor.
- KOLTUK SEVDALISI DEĞİLİZ
Şeyh, Atatürk Cumhuriyeti ve Türk Silahlı Kuvvetleri'ne son
darbeyi indirmek için; Amerika'nın Irak'ı işgalini fırsat biliyor.
- KİMİ İSTERLERSE GETİRSİNLER
Ancak, orduyu işaret diliyle anlatmayı tercih ediyor.
Şeyh Nazım, Türkiye Cumhuriyeti'ne ömür de biçiyor.
- BUNDAN DAHA ZİLLET GÖRMEDİK
- SAĞLAM TEMEL DEĞİL
Remzi Gür, şeyhin bu zırvalıklarına onay veriyor.
- VERİLEN ÖMÜR BU KADAR
Kaydın bu bölümünde, şeyhin bir hayli keyiflendiği
görülüyor.
Remzi Gür'e "Hacıbey" diye hitab eden şeyh,
Abdullah Gül'e sesleniyor.
- GÜL MÜHRÜ TESLİM ETSİN
Ardından, yakın arkadaşı Remzi Gür ile, Erdoğan'a da mesaj
gönderiyor.
Ve asıl hedefini açıklıyor.
- BÜTÜN DÜNYAYI İSTİYORUM
Sıra, sohbetin en "can alıcı" noktasına geliyor.
- ALTIN ÇOK
Nakşibendi şeyhi; tüm bu planların hayata geçmesi için, ne
kadar altın gerektiğini soruyor.
- DEVAM, 40 YETİŞİR Mİ SANA?
Bu teklifi duyan Remzi Gür, ellerini ovuşturuyor.
Sonra da "Şeyhe bağlılığını" gösteriyor.
Nakşibendi cemaatinin dünyadaki en önemli ismi Nazım
Kıbrısi.
Kıbrısi’nin yanında dizlerinin üzerinde oturan kişi ise son
dönemin yükselen isimlerinden işadamı Remzi Gür.
TMSF’nin el koyduğu pek çok varlığı satın alan Gür, Başbakan
Erdoğan’ın çocuklarını yurtdışında burslu okutmasıyla da tanınıyor.
Nakşibendiler’in sitesinde Gür’ün Erdoğan’ın resmi danışmanı
olmamasına rağmen,“Şeyh Nazım Kıbrısi’den Başbakanın Danışmanı Remzi Gür’e
Nasihatlar” başlığıyla yayınlandı.
TALİMATSIZ İŞ YAPMASINLAR
Konuşmalardan anlaşıldığı kadarıyla AKP, Kasım 2002
seçimlerini kazanarak henüz iktidar olmuş. 18 Aralık 2002’de Necip Hablemitoğlu
öldürülmüş. Kıbrısi’nin konuşmasından Hablemitoğlu’nun cenaze töreninden kısa
süre sonra konuştuğu anlaşılıyor.
Kıbrısi yeni iktidara Remzi Gür aracılığıyla kibarca
söyleyecek olursa “nasihatlerde” bulunuyor.
Kıbrısi “kendi akıllarıyla iş yapmasınlar. Bugünkü talimat
nedir? Emriniz nedir? Sorsunlar ona göre iş yapsınlar” diyor.
Ardından Remzi Gür, askerleri Kıbrısi’ye şikayet ediyor:
“Felaket hazımsızlar, dün iki tane paşa geldi bizim oraya ortada fol yok
yumurta yok felaket rahatsızlar”.
Kıbrısi konuşmanın devamında tekrar ediyor: “Hükümetin
bugünkü hizmeti ne olacaktır? Siz ne isterseniz biz ona amadeyiz desinler.”
Kıbrısi, konuşmasının devamında AKP’yi kastederek “eğer
devlete hükmetmezlerse istifa etsinler” uyarısında bulunuyor. Kıbrısi “zaten az
bir zaman kaldı, muharebeden sonra işleri tamamdır” diyerek apoletlerine
dokunuyor.
Erdoğan için çok önemli isim olan Remzi Gür ve Şeyh Nazım
Kıbrısı
TC ÖLDÜ
Kıbrısi, Necip Hablemitoğlu’nun cenaze töreninden duyduğu
rahatsızlığı anlatıyor. Devlet erkanının, cumhurbaşkanının, askerlerin cenazeye
katılmasından hareketle Kıbrısi şöyle konuşuyor: “Bu adamın sıfatı ney, TC’yi
mi temsil ediyordu dedim, TC öldü, sanki TC’nin kendisinin cenazesini
kaldırdılar, bu adamın şahsında TC öldü”.
Kıbrısi konuşmasında şöyle söylüyor: “Bu adam Müslümanların
hedef aldığı TC Cumhuriyeti’nin kendisiydi ki vurdular öldürdüler”
Remzi Gür yeni öldürülen Hablemitoğlu ile ilgili şok bir
iddiayı askerleri şikayet ederek şöyle dile getiriyor: “Efendim burada şöyle
bir oyun daha var. Bu (Hablemitoğlu), Türkiye AB’ye girerken Alman
Vakıfları’nın Türkiye’deki çalışmalarını inceledi. Almanlar buna itiraz etti.
Askerler aba altından onlara da sopa gösteriyor, diyor ki ‘bizi AB’ye
almayın’”.
BUNLAR 70 SENEDE BİTTİ
Kıbrısi cevap veriyor: “700 sene Osmanlı dayandı bunlar 70
senede bitti…. Bitti artık ektiğiniz ekin mevsimlikti”
Remzi Gür “Verilen ömür bu kadar” diye cevap veriyor.
Kıbrısi, “Biçilecek, bu ekin kalkacak, yeni ekin ekilecek”
diye bağırıyor.
Kıbrısi Abdullah Gül’ün henüz Başbakan olduğu, Erdoğan’ın
ise Siirt seçimlerini beklediği günlerde konuşmasını şöyle devam ettiriyor:
“Doğan gün bizim içindir korkma, istedikleri anda ruhunu temsil etsin Gül, öbür
Bey’e de bildir ‘ısrar etme hiçbir şeye’ de. Bir şey yapacak vakit zaten
kalmadı. Harp kapıda. Harp geldi mi düzen bozulur.”
Kıbrisi konuşmasını şöyle bitiriyor: “Yeryüzünde bir yerde
küfüre razı değilim. Bir yerde bir kimse küfür ederse onu da tüketmek için izin
istiyoruz. Bütün dünyayı istiyorum, İslam için. Öbür taraf kafir olacak, bu
taraf Müslüman olacak yok yok bitti. Beğenen yaşasın beğenmeyen gebersin.”
Remzi Gür, Kıbrısi’nin elini öpmeye kalkıyor, ancak Kıbrısi
elini çekiyor.
İŞTE REMZİ GÜR VE ŞEYH ARASINDA GEÇEN KONUŞMANIN BİR BÖLÜMÜ
Remzi Gür: Dün iki tane emekli paşa geldi. Ortada fol yok
yumurta yok çok rahatsızlar. Rahatsız olacak hiçbir şey görmüyorum ama o kadar
rahatsızlar ki.
Kıbrisi: Anladık rahatsızlığı. Ne talimat gelirse, tahriri
olarak kabul etsinler. Siz ne istiyorsanız biz ona amadeyiz desinler. Ama iş,
suyumu bulandırıyorsun davası varsa...
Remzi Gür: öyle bir şey var galiba...
Kıbrisi: Varsa o zaman çaresi yok. 367'si de vazifemizi icra
edemeyeceğimizden, burada millete verdiğimiz sözü yerine getiremeyeceğimiz
cihetle hükmedemeyeceğimizi anladık, istifa ediyoruz kendi işimize dönüyoruz
desinler. Başka bir şey yapmasınlar. 367'si de hemen diyecekler koltuk
sevdasında olan insanlardan değiliz. Madem ki hükmedemiyoruz...
Noktasına virgülüne dokunmadan planlanmış Türkiye yıkım
projesini Kıbrisi açıklıyor.
Şeyh Nazım Kıbrısi efendi, 2004 yılında : “Bu zaman
Efendimizin buyurduğu zamandır. “ Hazreti Mehdi’nin zamanı 7 senedir. O’nun
zamanında Deccal de gelecektir. Deccal’i öldürmek için İsa As.
gökyüzünden gelecektir.
Buraya dikkat edin.ULEMA dedi.Erdoğan yaptı.
O büyük harbin sebebi Türkiye olacaktır. Türkiye’deki
hareket büyük harbe dönüşecektir. Türkiye’nin başındakiler Avrupa’ya
bağlanalım, Amerika’ya bağlanalım, Rusya’ya bağlanalım diyecekler. Sonunda
Rusya’ya bağlanalım diyenler galip olacaktır. Rusya ile beraber olunca bütün
Rusya karşıtı devletler ayağa kalkacaktır. Büyük Harp İskenderun’da Amuk
ovasında olacaktır. Bir milyon islam tarafından asker gelir. Bir milyon da
kafir Rus tarafından asker gelir. Büyük muharebe olur.
O muharebede Hz. Mehdi daha görünmez. O harpte kafirler,
dinsiz imansızlar, komünizm, faşizm, Nazizm; İzim’cilerin hepsi telef olur.
İstanbul zapt olunur. İstanbul’da bir seda: Deccal çıkmıştır. Şerrinden
sakınmak isteyenler Şama, Mekke ve Medine’ye sığınsın. Millet oralara gidecek.
Deccal 40 gün dünyayı dolaşır. Bizim zamanımızla 1 sene 6
veya 7 aydır. Fesadlık için, dini bozmak için dolaşacak. Onun üzerine Allah
Zülcelal, İsa As.’ı gönderir. İsa As. Deccal’in kafasını kesip Cehenneme
yollayacaktır. O vakit bütün dünya İslam’a açılmıştır. İşte bu zaman
yaklaşıyor. Kendini korumak isteyen Allah’a kaçsın. Korunmayanlar, korumak
istemeyenler hepsi gidecektir. Çok yakındır. Kendisi doğmuştur. Çık diye daha
emir verilmemiştir. Çık diye emir aldı da çıktı mı bir tekbir alır, bütün bu
teknoloji ölür. Hiçbir alet çalışmaz. Ne uçaklar uçar, ne zırhlılar yürür, ne
gemiler yüzer, ne arabalar çalışır. Elektrik enerjisiyle çalışan her şey durur.
Mehdi As. İslam’ın kuvvetini gösterecektir. Allah o günleri bize göstersin.
Allah bizi Mehdi As’a kavuştursun.”
AKP iktidarını İNKILAP OLARAK GÖRÜYORLAR.
1. "Türkiye'de bir inkilap olur."
2. " Mehdi (a.s.) zuhurundan evvel bir hareket olacak,
cenup hududu açılacaktır. Suriye hududu kalkar Şam'la bir olur."
Ruslar meydanı boş bulup bize saldıracak, bizim ordumuz
güneyde Amik ovasında olacak o esnada Ruslar rahatça girecekler. Fakat
"Ruslar Avrupa boğazları kullanmasın diye tedbiren İstanbulu işgal etmiş
de 6 ay sonra kendiliğinden çıkmış gibi duruyor
Yine Şeyh Efendi'nin bir sohbetinde Almanların da fırsattan
istifade Ruslar'a ve Japon'un Çin'e saldıracağını, başka ülkeler de vardı
saydığı böylece 3. Dünya Savaşı çıkıyor ve anlattığına göre ellerindeki bütün
nükleer bombaları kullanıyorlar
Hadiste diyor ki "
Yakında siz Rumlar'la emin bir sulh yapacaksınız.
Sonra siz gaza edeceksiniz.
Onlar da gerinizde sizin gaza ettiğinize düşman olacaklar.
O harpten muzaffer çıkacak ve ganimet alacaksınız.
Sonra yeşil bir ovaya konacaksınız.
Orada bir Rum neferi salibini kaldıracak ve diyecek ki:
"Haç galip geldi."
Ona müslümanlardan birisi karşı koyup, kendisini öldürecek.
Bunun üzerine Rumlar muahedeyi bozacak ve gadredecekler.
Büyük muharebeler olacak.
Sizin için toplanacak ve 80 sancak halinde üstünüze
gelecekler.
Her bir sancak altında 12000 kişi olarak."
Bu hadiste anlatılan Haç galip geldi olayından sonra Amuk
ovası savaşı gerçekleşiyor. Ama bilemiyorum, Amerika var, Rus var, müslümanlar
var. Ruslarla savaştığımız kesin, aşağı Irak'a girince niye girdiniz diye bize
saldıracaklar ama Amerika bu olaya nasıl dahil oluyor onu bilemiyorum. 12000
kişilik 80 sancak da Ruslar'a ait.
Hadis tercümesinde Benî Esfer yazıyor yanına parantez içinde
Rumlar yazıyor ama Şeyh Efendi ona Ruslar diyor. Bu arada kaynak Rumuz el-
Ehadis. Bir alttaki hadiste aynı konuyla ilgili sadece Rumlar yazıyor, acaba
orada da Benî Esfer'i mi kastediyor anlayamadım.
.............
AMİK OVASINDA SAVAŞ
(Hatay) Amik ovasında Muharebe olur. Ne Rus ne Çin hiçbiri
galib gelmez. 100 Rus 100 Çin olsa dümdüz edecekler gene de.
Dünya boşalacak. 5 te 2 kalır
Mehdi a.s gözlere zahire inecek; lakin herkesin görmeye
hakkı yoktur.
Rusun da sırtı çok kaşınıyor ona da binecekler.
İstanbuldan 80 fırka Asker gidecek Amik ovasına ve
Kıbrıstanda.
Şamdan bir kuvvet gelir diyor Şeyh Efendi hz. Amik ovasında
çatışır Melhame (en büyük savaş 3.dünya harbi) orda olur Amik ovasında...
3 te biri kaçar 3 te biri şehid olur 3 te biri galib
gelir...
Rus taraftarları aramayla bulunmaz daha hepsi
süpürülecek...
İlk başta Osmanlının çökmesi gerekiyordu Adetullahı tehyic
için ve ardından gelen bu hadise en büyük Velinin gelirken en büyük fitneyi
durdurması için...
Ardından İstanbulun fethide olacak (Hicri 1453 de) (2032)
ERDOĞAN BU YÜZDEN BAŞKANLIĞI İSTİYOR.
MEHDİNİN GELİŞİ VE SULTAN 4. SELİM
Hz. Mehdi (a.s.)‘ın gelişi
İslam'ın son Peygamberi Hazreti Muhammed (Aleyhis-Selam)'ın
Kendisinden sonra kıyamete kadar yaşanacak devirler şöyle sıralanmaktadır (İmam
Ahmed Bin Hanbel , 4.273):
1) Hulefa-i Raşidin Devri;Dört büyük Halife'nin (Hz. Ebu
Bekir, Hz. Ömer, Hz. Osman, Hz. Ali) ard arda geleceği devir
2) Umera Devri;Şam'da Emevilerin, Bağdat'ta Abbasilerin
Emir-il Mü'minin (mü'minlerin başı) olacağı devir
3) Müluk Devri; Osmanlı Padişahlarının halifeliği devralıp
müslümanları idare edecegi devir
4) Cebabire Devri; Müslümanların tek elden yönetilmeyecegi,
Kur'an-ı Kerim'e riayet edilmeyen "Ahir Zaman" devri. Zulmün ve
küfrün arttığı, inançsızlığın moda, müslümanlığı yaşamanın ise avuç içinde ateş
tutmaktan daha zor olduğu devir.
5) Hazreti Mehdi ve Hazreti İsa Devri;Mü'minlerin tekrar bir
bütün haline gelip tüm dünya üzerinde adaletin ve Allah'a imanın yayılacağı
devir.
Peygamberimizin (a.s) neslinden olan Hz. Mehdi ve yeryüzüne
geri inecek olan Hz. İsa'nın zuhuru hakkındaki rivayetler şöyledir:
Hz. Mehdi'nin zuhurundan önce, dünyayı kaplayacak olan bütün
zamanların en büyük savaşı (armagedon) çıkar. Bu savaş üç ay sürer ve dünya
nüfusunun büyük bir kısmı telef olur (bir habere göre, yedide altı nisbetinde).
Ölecek olanlar zalimler ve kafirlerdir.
Mehdi (a.s.) Medine'de zuhur eder ve üç kere "Allah-u
Ekber" diye tekbir aldığında bütün ateşli silahlar durur, savaş biter.
Aynı zamanda dünyada teknolojiye hayat veren enerji yok olur.
Savaş durduktan sonra, Hz. Mehdi Şam ve Konya üzerinden
İstanbul'a vararak Mukaddes Emanetleri teslim alır ve Deccal'ın Horasan
(İran)'dan ortaya çıkmakta olduğunu ilan eder.
Daha sonra, Deccal ve ordularına karşı cihadı başlatmak
üzere Şam'a geri döner. Bu arada, Deccal Kudüs'e gider ve oradan tüm dünyaya
küfrü yaymak üzere kırk günlük bir seyahate başlar.
Kırk gün tamamlandıktan sonra Hz. İsa nüzul eder, Deccal'ı
Şam yakınlarında öldürür ve Hz. Mehdi ile Şam'da buluşur. Mehdi (a.s.)'ın hükmü
yedi sene sürer. Ondan sonra ise, Hz İsa bütün dünyada kırk yıl hükmeder. Bu
zaman içerisinde kötü ve şeytani hiçbir şey kalmaz ve dünya adeta cennet gibi
olur (Altın Çağ). Kırk yıl sonunda Hz. İsa (a.s.) Medine'de ruhunu teslim eder
ve Peygamberimizin (s.a.s.) yanına defnedilir.
Sonra kötüler ve şeytaniler dünya üzerinde azar azar yeniden
ortaya çıkar ve on yıl boyunca çoğalırlar. Bu on yılın sonunda, mü'minler
cennetten gelen rüzgarı teneffüs edip ruhlarını teslim eder ve kıyamet geriye
kalan kötüler ve kafirlerin üzerine kopar.
Şimdi yaşadığımız zaman, tabii ki cebabire devridir. Zulüm
ve küfürle birlikte doğal afetlerin, kaza ve belaların, savaşların ve terörün
çoğalması, bu dönemin de sonuna yaklaştığımızın işaretidir.
Mehdi a.s. ve Sultan 4. Selim buluşması:
“Ya Resulallah, kıyamet ne vakit kopar?”, sorusuna, bir
mübarek Cuma günü hutbede iken şöyle cevap vermişlerdir; “Ey Müminler! Biliniz
ki, benden sonra Hülefa’i Raşidin gelir. Sonra mülk ve saltanat devri ile
birlikte Emevi’ler gelir. Sonra Abbasiler gelir
Ve sonra ey Ashabım! Bir Selim gelir emaneti alır ve en son
bir Selim daha gelir, emaneti verir. Eğer, kimdir bu Selim diye soracak
olursanız, bilin ki adına Osmanlı İmparatorluğu denilen ve o devirde kılıcı en
keskin olan Islam devletinin Padişahı, birinci Sultan Selim Han bizzat benim
emrim ile Mısır’ı fethedip Abbasi’ler den emanetlerimi teslim alır.
Sonra o şanlı imparatorluk 700 yıl boyunca Allah’ın dinini
ve benim sancağımı üç kıtada yayar ve dalgalandırırlar. Ve yine sonra, ey
ashabım! Biri gelir bu saltanatı yıkar. Böylece Cebabire devri girmiş olur ki,
bu devirde küfür Islam üzerine hakim olur. Müslümanlar türlü eziyetler görürler
ve horlanırlar.”, diye buyurur.
Bu üzücü ve yıkıcı haber karşısında ağlamaya başlayan
ashabının yüzündeki gözyaşlarını gören Hazreti Peygamber sallallahu aleyhi ve
selem mübarek baş parmağı ile şehadet parmağının arasını işaret ederek;
“Üzülmeyin, ey ashabım! Elbet bu devrin de bir sonu vardır ki, fazla sürmez.
Sonunda sancak, düştüğü yerden kalkar. Allah’ın emriyle Sultan geri döner ve
hak yerini bulur. Dağılmış olan ümmetim yeniden hilafet sancağı altında
toplanırlar.
Lakin ondan önce bir Melhame’i Kübra olur ki, bu Beni Asfar
(Rus) kabilesinin Türk kavmine saldırmasıyla başlar. Adına ‘Büyük Budama’
denilen öyle büyük bir savaş olur ki, dünya doğu ve batı olmak üzere iki cepheye
ayrılır. Nitekim doğu’nun batı’ya karşı yapacak olduğu bu savaşta insanların
yedide altısı telef olur. Üç ile yedi ay kadar sürecek olan bu müthiş ve
görülmemiş savaşta Beni Asfar kabilesi Amik ovasında tamamen imha edilir.
Sonra, ey Ashabım! Üç tekbir sesi duyulur ve benim temiz
soyumdan kırkıncı neslimden, öz be öz torunum olan Muhammed’ul Mehdi
aleyhisselam zuhur eder ve bu savaşı durdurup Garbi Roma ile Şarki Roma’yı
(Vatikan ve Istanbul) fetheder.
Akabinde derhal Konya’ya gelir ve orada ihtişam ve tazim
içinde benim kutsal emanetlerimden mübarek kılıcımı son Selim olan Osmanlı
padişahı 4. Sultan Selim Han tarafından bizzat tören ile, teslim alıp beline
kuşanır.”
Dolayısıyla, bunun gibi daha birçok Hadis’ler mevcud’dur ki
Riyaz’us Salihin’de yazmaktadır.
Mehdî aleyhisselâmın çıkışı nasıl olacak?
Vaktin sahibine vakit yakın geldi, Mehdî a.s.’ın yetişmesine
az kaldı; birisi Türkiye meselesidir, bir hükümet gelecek üç ay komünist rus
tertibi olacaktır, lâkin bütün Türkiye değil, ahali de ordu da ikiye
ayrılacaktır. Şam hudûdu açılır ve hudut kalmaz. Sonra üç ay içinde büyük
muharebe çıktığında Mehdi a.s.’ın çıkmasına üç ay var demektir. Komünistlik
öldü ama komünistler hâlâ duruyor. Onların iflâhı kesilecek ve bitecektir. O
temizlik olacaktır.
İskenderun Amuk Ovasında büyük muharebe olur. Eskiden Amuk
Ovası bataklık içerisinde bir yermiş, Türkler sancağa girdikten sonra Allah’ın
hikmetiyle kanallar açtılar ve bataklık kurudu. Komünist ordularıyla İslâm askeri
orada karşılaşacak deniyor.
İslâm askeri üç bölük olur; bir bölüğü döner kaçar, ikinci
bölük şehid olur. Üçüncü bölük sebat eder ve Cenâb-ı Hakk’ın nusreti yetişir ve
sol komünist ordularının hepsini süpürür geçer. Cenâb-ı Hakk onlara ilahi
nusretini göndedir, ta İstanbul’a kadar açılır.
Büyük Şeyh Efendi Hz.’leri, gayb Alman kuvveti çıkacak dedi,
gayb Almanın kuvveti bir taraftan Rusun üstüne yürür. Japon ise Çinin üstüne
yürür.
O vakit Mehdî a.s.’a tekbir alsın diye emir verilir. Onun
şimdiki makâmı Hicazdadır. Bir mağara içerisinden bir su akar, gece baktığında
yıldızlar gibi nur geçer. İçerisine yaklaşmaya izin yoktur cin tayfası muhafaza
ettiğinden etrafına girilmez. Dokunan taş kesilir. Etrafta taş kesilmiş çok
insan sûretleri vardır.
Orada tekbir alındığında; ilk tekbirde teknoloji diye bir
şey kalmaz. Kuvvet membaını bitirdi mi biter. O da bir kutup elindedir, şalteri
şırak diye aşağı döndürdü mü hiçbir alet edevat işlemez, makine devri diye bir
şey kalmaz. Hz.Mehdî a.s. bu makina devrini yani teknoloji denilen insanlığı
yıldıran ve kendisine taptıran sahte ilâhı yıkacaktır. O birinci tekbirde
gider;
İkinci tekbiri ne radyo ne de televizyona gerek kalmadan
magripten maşrıka bütün dünya işitecektir, Allâhuekber! bütün müminlere hakiki
îman nuru ve aslandaki gibi şecaat giydirilecek;
Üçüncü tekbirde Şama ayak basılır, kâfirlerin kalplerine
korku sarılır. Kâfirler kurtulmak, başlarının çaresine bakmak için paniğe
düşerler. Şamdan Humus, Trablusgarp, Konya, Bursa, İstanbul, Halep, Hama olarak
yedi konakta namaz kılar ve biat alır.
Yedinci konakta İstanbul’a konduğunda Sancağı şerîfi ve
mukaddes emânetlerin hepsini alır. O emânetlerin pörsümüş hali gidecek ve
Efendimiz s.a.v.’in zamanında nasılsa aynen öyle olacaktır. Bu kerâmettir. Hz.
Mehdî a.s. kerâmetle yürür.
İstanbul’da biat verir gökyüzünden bir sedâ gelir ki; “Ey
insanlar,ey müminler, Allah’ın düşmanı müslümanların düşmanı hüruc etmiştir.
Onun şerrinden kendini korumak isteyenler Şam’a gelsin” Mekke,Medîne ve Kudüs
de dahildir.
Îsa peygamber gelinceye kadar Şam’da mahsur kalırlar.
Cenâb-ı Hakk, Îsa a.s.’ı gönderdiğinde, Îsa Peygamber gökyüzünden sabah
namazında iner. Hz. Mehdi a.s.,namaz için mihrâba girer ama heybetli Îsa
Peygamberin geldiğini görünce mihrabtan geri çekilir ve mihrâbı işaret edip Îsa
Peygamberi davet eder. İsa Peygamber;
---kimin için ikamet edildiyse o imamdır
---ikamet sizin için edildi.
Efendimiz s.a.v. hadiste bildirmiştir; “ Ey benim
ümmetlerim, Meryem oğlu Îsa gökyüzünden indirildiği gün size ne kadar ferahlık
ve müjde olacaktır. O günkü imamınız sizdendir” ben indiğimde imam sizdiniz,
imamlık sizin için edilmiştir. Bunun üzerine Îsa Peygamber, ümmeti Muhammedîden
olduğunu tahakkuk etmek için, Hz. Mehdî a.s.’ın arkasında durur ve namaz kılar.
Deccal çıkışı
Mehdi a.s. çıktıktan hemen 40 gün sonrada Deccal çıkar.
Deccalin yeryüzünde 40 hükmü var. Arkasından Îsa peygamber iner, Deccali
öldürür ve Deccalle beraber bütün Yahudileri de öldürür. Yahudiler tükendiği
vakitte bütün dünya rahattır. Îsa peygamber dünyada 40 sene İslâm şeriatıyla
hükmedecek, Allah’ın kanunuyla emredecektir.
HZ. İsa (a.s.) ile Deccal:
Ahir zaman Peygamberi; “Dünyanın hakimiyeti kafirlerin
elinde olacak” Diye haber verdi, bildirdi. Deccal gelecek tüm kafirleri elinde
toplayacak. İsa a.s. gelince Deccal ile kılıç dövüşü yapacaktır.
Sâhibuzzaman Mehdî a.s. zamanında bütün tarîkatlar durur,
toplanır ve Nakşibendilerin izinden yürümeye başlar. Allah o günlere
yetiştirsin. Beklenen gelir demişler.
AKP iktidarını İNKILAP olarak değerlendiriyorlar.
TÜRKİYEDE BİR İNKILAP OLUR
Şeyh nazım Kıbrısi 101 olay olur mehdi çıkmadan
diyordu. 99 u gerçekleşti buyurdu ve ve geriye iki tane kaldı dedi.
1) Türkiye de bir inkılap olur: bunun ne olacağını
söylemedi. ben 3 sene içinde (2009+3: 2011) bir şey olacağı kanaatindeyim.
Belki bu AKP hükümeti, belki de 2011 de olacak seçimde başa geçecek parti.
Buyurdu ki Türkiye’ye bir iktidar gelir ve sadece
"bir" bölge komünist şekilde yönetilmeye başlar.
2) Armagedon: Bakalım görelim. 3 sene içinde olacak dedi
şeyh Nazım Kıbrısi hazretleri. Olmadan üç ay kadar öncesinde Türkiye-
Suriye sınırı açılır dedi.
* 2011 yılında bir iktidar başa geçecek. (2011 Haziran
seçimlerinde AKP üçüncü kez iktidara geldi.)
* Bir bölgede komünist bir yönetim.
* Armageddon 3 sene içinde olacak. (2009’a göre 2011 yılında
savaş olmadı.)
* Armageddon savaşından 3 ay önce Suriye sınırı açılır.
-----------------
Güneş patlaması veya güneşten gelecek manyetik dalgalar.
aslında bu ilk defa olacak bir olay değil daha öncede 1859 yılında olmuş. bu
güneş patlamaları kısa süreli telsiz kesintileri radyo televizyon frekanslarını
etkileyerek onların geçici süre işlevini yitirmesine neden olmuş. ancak nasa bu
defa çok yüksek bir manyetik dalga bekliyor. ve olacak olan hasar: tüm elektrik
sisteminin çökmesi hiç bir teknolojik aletin kullanımının mümkün olmaması ve bu
hasarın düzeltiminin 20 yıl zaman alacağını belirtiyorlar. ve olacak olan
tarih: 12 eylül 2012 olarak belirttiler. tam da Şeyh Nazım Kıbrısi hz. lerinin
belirttiği tarih.
-----------------------
Mehdi ( a.s ) gelmezden evvel Arap Kabileleri birbirine
girecektir.
Nazım Kıbrısi’nin: 23 Kasım 2010 tarihli ve çeşitli
zamanlardaki konuşmalarından...
Bu Muharremden gelen Muharreme kadar Türk çökecek, Şam
çökecek, Bağdat çökecek, İran çökecek, Mısır çökecek, Libya çökecek, Hicaz
çökecek, Yemen çökecek, Sudan çökecek, Somali çökecek, Pakistan çökecek,
Afganistan çökecek, Kafkaslar çökecek...
ERDOĞAN AKSARAY 'I bu yüzden yaptırdı.ÜMMETİN LİDERİ
sloganları boşuna atılmıyor.
Bütün bu rejimler yürümez. Bütün memleketlerde bu demokrasi
denen berbat şey gidecek... Hiyerarşi yani saltanat gelecek. Yani bir kişi
idare edecek.
Alman da çöker, Fransız sallanıyor, İspanya çöker. İngiliz
imparatorluktur. Daha fazla salahiyetle gelir. Her Majesty’den sonra gelecek
oğlu tam salahiyetle gelecek. Parlameni silip süpürecek. Ruslar
yıkılacak. Çin içinden kaynıyor. Japonya imparatorluktur. Hindistan tek olacak.
Afganistan tek olacak. İran tek olacak. Yemendeki muzır gidecek, tek olacak.
Bu sene Haccül ekberdir. Vaktin sahibi Haccül ekberde
bilinir. Bu Haccül ekber geçerse ondan sonra yedi sene geçmesi gerekir. Buna
dünyanın tahammülü yok. Onun için kalbime rahat oldu. Bu sene Arafat vakfesi
Cuma günü olur. Haccül ekber 70 hac değerindedir. Ümid ederim vaktin sahibi
çıksın.
Dağda mı barınır, ovada mı barınır. Büyük şehirler
boşalmalı... 1941 den bu yana 70 senedir Mehdi bekliyorum. Allah 70 sene
bekletti. Gelsin artık. Büyük şehirler kırılıyor, milyonlar gider.
Kaddafinin işi dünyayı berbat edecek.
Filistinde Orta Şarka hükmedecek, 10 devlete yönetecek bir
sultan gelecek.
Hicaz gelecek Muharreme kadar onun işi de belli
olacak.
Sallanıyorlar, hepsi gidecek.
Recep ayında (Haziran 2011) çok acayipler görünecek.
Baş baş olacak, ayak ayak olacak. Demokrasi ayakları baş,
başları ayak yaptı.
Vaktin sahibi sizden gelecek. (Türklerin içinden).
Melhametül-kübra (büyük savaş) ile Konstantiniyyenin fethi
arasında 6 ay vardır. 7. ayda Deccal çıkar.
İstanbul iki defa fetholunacak. Tekbirle fethedeceklerdir.
(Osmanlı) Sultanların en sonuncusu (Vahdettin)
kuvvetini yitirir. Deniz yoluyla memleketten çıkar. Sonra o sultan neslinden
bir kimse gelir. İstanbula sultan olur. Mehdi emanetleri ondan alacak.
Bir Selim emanetleri alır. Bir Selim’de Mehdiye teslim eder.
(Yavuz Sultan Selim ve 5. Sultan Selim).. Sultanzadeler onu kabul etmiyor.
Allah onu gizliyor. Suikast yapmasınlar diye... Heyeti (yüz şekli) Sultan
Hamide benzer.
Ocak 2011 tarihli konuşmasında ise TÜRKİYE CUMHURİYETİ
DEVLETİNİ yıkacaklarını beyan ediyor.
Bütün sistem değişecek. Ağaç içinden çürümüştür, yıkılacak.
Devamı yoktur artık bunların...
Onun için bu Recep ayına kadar, şimdi 5 ay var, galiba sizin
seçimlerin olduğu aya geliyor. Beşincisi seçimlerin olacağı ay Haziran
Receptir. Bir şeyler olacak. Anormal bir hadisenin vukuu beklenmektedir.
Belki de bu meclis bir daha kurulmayacaktır. Belki de
Türkiye’de tek kişinin hükümranlığı olacak. Buna Başkanlık sistemi dersiniz.
Yani her türlü bu milletin menfaatına uyan varsa onlar meydana çıkar. Ne
kadar milletin, dinin, İslamın aleyhine olan komploları yapanların tuzak ve
hileleri birden kaybolur.
MHP destek verdiği Anayasa paektiyle parlamentoyu yok
ediyor.Ve tüm güç Erdopğan tarafından kontrol edilemeye başlanıyor.Bahçeli
milli değil.İyi bir İngiliz işbirlikçisi bu şekilde ortaya çıkmış oluyor.
Nazım Kıbrısi’den:
Zuhuriyet içinde iki mesele kalmıştır. Türkiye´de bir
inkilap olur ve bir de Rus yıkılır.
Bu rus yani koministliğin yıkılmasına rayi olan bir hareket
olacak bütün dünyada. Ki o Melhame-i Kübra denen büyük harbdir! Onun akabinde
Mehdi Aleyhisselam çıkacaktır.
Hazreti Ali efendimiz Basra´da minbere çıktı. Basra´nın
büyük camiisinde bir hutbe okudu, öğleden ikindine kadar. Hutbet-ul Beyan
derler ona, ki herşeyi ayan beyan etti. Bize o hutbelerden beş on sayfası
geldi. Ötekileri evliyaların kalblerinde gizli durur. Bazı bazı söyletirler
onlara.
Ve onun biriside kendisinin Hazreti Mehdi aleyhisselam
zamanında gelip o´nun veziri olacağına dair olan sözüdür. Ve şimdi o
devirdeyiz. Ve Hazreti Ali efendimiz o mecliste o zülfikarla beraber
oturmaktadır. ...
Re: Şeyh Nazım Kıbrısi Efendiden Haber Var
Muhyiddin ibn-i arabinin yazılarında belirttiği gibi, 3.
dünya savaşı rusyanın Türkiye'nin üzerine yürümesi ile başlayacaktır. yani
Türkiye ye saldıracaktır ruslar. aynı anda ruslar bir kanattanda doğu almanya
nın içinden batı almanyaya ve berline aniden saldıracaklar. ama birdenbire
durum değişicek ve batı, doğu ile birlikte olacaktır. rusların istediği gibi
olmayacaktır. ve Muhyiddin arabi hz.lerinin dediği gibi Rusya: Türkiye ve İrana
dalınca güneye doğru hareket edecekler(bir önceki sohbetlerde Abdullah
dağıstaninin dediği gibi bu durum ABD nin Türkiyedeki üslerini tehdit edecek ve
ABD Türkiye ile yanyana savaşacaklar) Allah da ruslara karşı almanların ve
japonların kalplerine intikam tohumu serpmiş. ve üçüncüsü Türkiye. sonuç olarak
sovyetler tarih olacak.
RUSYA NE İSTİYOR?
Şu deli Peter dedikleri rus imparatorun hedefi Rusya'yı
dünya'da bir numara yapıp dünya'ya hüküm etmekti. Şimdi Avrupa ve Asya arasında
tutulmuş durumdalar ama hayalleri sıcak denizlere varmak.
Ve Rusya çok iyi biliyor ki, kim orta doğu'yu kontrol ederse
üç kıt'ayı Avrupa, Asya ve Afrika'yı kontrol eder. Orta doğu hem zahir hem
batın güç merkezidir. Rusla'rın hayali oraya gelmektir. Tek engelleri Türkiye
ve eskiden Osmanlı Imparatorluğu idi. Bu güçlü imparatorluk'u bertaraf etmeye calısıyorlardıki
güney'e hint okyanusu'na ve orta doğu'ya yollar açılsın. O zamanlar Osmanlı
Imparatorluğu vardı. Şimdi ise yolu kesen güçlü Türk devleti var.
Türk ordusu Kuzey Irak'a girince, Irak bölgelerine girmek
uluslar arası yasalara karşı diyecekler, niye girdiniz diyecekler Ruslar. Çünkü
Bağdad ile Rusya arasında bir karşılıklı askeri yardım anlaşması var. Ve Rusya
şimdi tüm gücünü topluyor ve hazırlanıyor. Türk ordusu Irak'a girdiği vakit,
Ruslar kuzey'den gelecekler.
Bu Rusya'nın son şansı yüz yüzyıllarca sürdürdükleri hayali
gerçekleştirmeye. Bu fırsatı kaçırırlarsa biliyorlarki Rusya yerine Amerika
dünya'ya hüküm sürüp orta doğu'yu tamamen kontrol altına alacak – son fırsat
Ruslara. Ve şimdi aniden gelmeye hazırlanıyorlar.
Amerikalılar Bağdad'ın işini hızlı bitirip Suudi Arabistan'a
gidecekler, çünkü oradaki yönetimden mutlu değiller. Emir 'Abdullâh ve
yardımcıları Amerika'ya karşılar. O yüzden Amerika Suudi Arabistan'ı zamanı
gelince üç parçaya bölecek. Birinci bölge kutsal yerler. Bu yerler Haşimilere
verilecektir. Aynı eskiden olduĝu gibi. Ehlu sünne ve l-Cemaat Mekke ve Riyad
yerlerini kontrol altına alacak. Diğer bölgeler anlamsız.
Sonra Amerikalılar Iran'a geçip işini bitirecek. Suriye
ellerini havaya kaldıracak. Amerika'ya karşı gücü yok. Suriye, Lübnan ve Mısır
Amerika'ya karşı savaşmaya güçleri yok.
O bölgede en önemli ve en tehlikeli hareket Rusların
hareketi olacak. Kendilerini hazırlıyorlar. Asya ve Avrupa'danda destek
bekliyorlar. Avrupa'nın solcularından bekliyorlar. Chirac ve akılsız Alman
başbakan'ın günleri sayılmışdır. Chirac Ingiltere'yede karşı bir tehlike. Ak
denizde bulunan Amerikan gemilerini ateşe tutabilir. O yüzden buradan oraya
gidiyorlar…
Ama X. Söyledi ki bana Rus ordusu Türkiye'nin sınırlarına
gelmiş. 800 000 Rus askeri Karabağ bölgesinde toplanıyor. Güçlü bir ordu
topluyorlar ve bekliyorlar. Türk ordusu ise Trakya'dan birlikler alıp güneye
gönderiyor. Böylece Ruslara İstanbul'a girmek kolay olacaktır.
İstanbul boş olacak. Askerlerin çoğu Amik denilen bölgede
olacaklar. Burası Aleppo'nun kuzey'inde bir yer. Peygamber Efendimiz'in
(s.a.v.) bir hadisine göre bu bölge büyük savaşın olacağı yer. Amerikan Hava
Kuvvet'lerin Üstü bulunduğu Incirlik şehirin altında bulunuyor bu Amik ovası.
Bu ova beklenen büyük harbin yeri olacak.
Peygamber Efendimiz (s.a.v.s.) derki „beni asfar" yani
kırmızı başlılar (komünistler) Amik ovasına gelecekler. 80 birlik olacak ve her
birinde 12000 asker. X'in haberine göre şimdi 800 000 asker Türkiye
sınırlarında bekliyor. Gelecekler. Amerika böyle gelince, bunlar böyle gelecek
ve bölge kilitlenecek.
O yüzden Amerika Irak'ın işini çabuk bitirmeye bakacak.
Onlar da Rusları bekliyor. Çok asker dolu uçak gemileri geliyor. İskenderun'a.
Ordular toplanıyor o bölgede. Ve Allah biliyor doğru sayıları ne kadar…
Büyük şeyh hep bana anlatıyordu. Şam'dan da Amik ovasına
Ruslara karşı savaşacak bir güç gelecek diye. Bu ordu üç bölümden olacak:
Birinci birlik kaçacak çünkü savaşmaya halleri yok. İkinci birlik savaşacak ve
şehit düşecek. Sonra üçüncü birlik çıkacak yola. Allah'dan manevi destek
yetişecek ve bu birlik Rus ordusunu darmadağın edecek. Türkiye'ye yollar
açılacak. Ruslar bu bölgeden düşecekler.
O sırada Alman'lar Avrupa'dan Rusya'ya ve Japon'lar Asya'dan
Çin'lere saldıracak… Ve yine bir hadis derki „Al-Malhame ü-kürâ" (büyük
savaş) ve Konstantinopl'in ikinci fethi 6 ay içinde olacak diye. Yedinci ayda
Deccal çıkar.
Deccal ordusunu yahudiler ve şerefsiz kadınlar'dan toplar.
Sonra Mehdi aleyhisselam ve Seyyidina Isa çıkarlar ve Deccal ve inanmıyanların
işlerini bitirirler… 40 gün sürer Deccal'ın hükmü. Horasan'dan çıkar. Şu an
kendisi hint okyanusun'da bir görünmeyen adada (melekler tarafın'dan)
tutuluyor. Zamanı vakti gelince Hindistan'dan gelip, Iran'a ve Horasan'a
yürüyecek. Tüm dünyayı gezecek. Gezisi Şam kapılarında son bulacak. Seyyidina
Isa gelip Deccal'ı öldürecek. Başka kimse deĝil.
06.05.2011 tarihinde
İhtar!
Kıbrisi ihtar ediyor.
ERDOĞAN "EMEVİ CAMİSİNDE NAMAZ KILACAĞIZ "
demişti.Hedef ŞAM ! Ulema emretmiş anlaşılan.
Türkiye o zaman, ikiye ayrılır ordu. Biri Rus tarafıdır.
Biri Müslüman tarafıdır.
Kıbrıs’taki ahaliye de pişmiş tavuğun başına gelmeyen
gelecektir!
Bundan sonra Rus galip gelecek, koministler galip gelecek,
Baasîler galip gelecek, Kaddafi galip gelecek… İmkanı yok! Kapandı o! Buraya
kadardır. 70 Rus, 100 Çin imdat verse onlar galip gelemez!
Şam bize aittir. Bitti. Ayağa kalktı Şam madem, mağlup
olarak oturamaz! Şam Allah’ın has bir merkezidir. İslam’ın intişar edeceği
yayılacağı yerdir. Binaenaleyh zannolunmasın ki zahiri kuvvet her işi halleder.
Manevi kuvvetle bunları yıkacaklardır. Değil mi ayet? “Kalplerine korku
salındı” diyor. Kalplerine o korku verildi mi bitti onların işi, elindekini
atıp kaçacak.
Tükenir burası. Burada üç yüz bin Türk mü var? Elli bin
kalır. İki yüz elli bin denize. Rum bir milyon mudur? Yüz bin kalır. Dokuz yüz bini
denize.
Beşten iki kalır. Öyle dedi değil mi? Beşten iki kalır. Beş
milyarsa dünya nüfusu üç milyarı… boşalacak dünya.
Burada Ulema Amerika ve AB'yi İSLAM yapacağından
bahsediyor.OBAMA bu işin ehliydi.Seçimleri TRUMP kazanınca bu proje
çöktü.Erdoğan bugün AB ülkelerine karşı mülteci silahını kullanırken tıpkı
TARIK BİN ZİYAD tarafından gerçekleştirilen İspan fethi ve ENDÜLÜS EMEVİ
DEVLETİ mantığını güdüyordu.
Ya da EMEVİ halifesi MUTASIM tarafından 70 yılda 100 bin
Türk erkeğinin öldürülerek kadın ve kızları tecavüz edilerek cariye yapılmış
çocukları ise köleleştirilmiş.Aslında bu işin sonunda soykırım gerçekleşmiş ve
Türkler KILIÇ MÜSLÜMANI olarak adlandırılmıştı.
Erdoğan bugün AB ülkeleri ve ABD topraklarında yaşayan
Müslümanları bu akılla ve bu planla kullanmaya çalışıyor.
Netice olarak ABD VE AB ülkelerinde bu iş siyasetçilerin
aklıyla bitti.Kaybeden politikayı bugün savunamayan Erdoğan ancak bağırıp
çağırıyor.
Amerika İslam olacaktir
Hazreti Muhammed s.a.v. in istediği , Evliyaların istediği
Amerika'nın İslam olmasıdır.
Onun gayreti ile beraber İslam ayağa kalkacaktır. Ve Amerika
tarafından İslam kabul
edilecektir. Amerika İslam olacaktır. Bu yakındır.
Büyük evliya Muhiddin ibni Arabi hazretleri; „Kıyamet
gelmeden önce bütün İngilizler
Müslüman olacaktır“ diye haber vermiştir. Amerika da
aynıdır. Kılıçları İslam'a karşı olan milletlere çevrilecektir." diyor !
Kıbrisi..
Netice olarak Erdoğan ve AKP bizzat bu politikayı
uygulayarak ABD ve AB fatihi olacaklarını bunun yanında teknolojik gücü hiç
çalışmadan bin yıl önce olduğu gibi ele geçirip kendilerine göre İSLAM
İMPARATORU ünvanı kazanacaklarını zannettiler.
Şimdi bu akılda bir devlet yönetimi bizi yönetiyor.
MHP ve genel başkanı aynı şekilde ULEMA kayığında gidiyor.
TSK aynı şekilde .Bazen yöneticilerin zekasından ve
bitirdikleri okullardan gerçekten şüphem var.Nasıl şüphe etmeyelim.Hal ortada .
ABD ve AB bugünlerde tüm Müslümanları sınır dışı etme kararı
almış.Bir savaş olursa zaten müslümanlar sadece ALLAH çekebilir.
Bu akla Türkiye Cumhuriyetini teslim eden akılsızlara akıl
ve fikir başka bir şey demiyorum. (ANSAV Başk. Yard. H. Hakkı Kahveci
tarafından hazırlanmıştır.)